Minik Suğra’nın yaptığı doğru mu?

Minik Suğra’nın yaptığı doğru mu?

Uzmanlar, okuduğu İstiklal Marşı ile tüm kabineyi ağlatan 4 yaşındaki Suğra için iyi konuşmuyor..

Ezbere okuduğu İstiklal Marşı'yla hükümet yetkililerini ağlatan 4 yaşındaki Suğra Bal hakkında yorum yapan uzmanlar, "Bu durum, çocuğun duygusal gelişimi açısından çok zararlı" görüşünde birleşti.

Uzmanlar, henüz okuma yazma bilmemesine rağmen ezbere okuduğu İstiklal Marşı'yla hükümet yetkililerini bile ağlatan Suğra Bal'ın (4) durumunu değerlendirdi. "Bu şiiri okurken şehitlerimizi düşünüyorum" diye konuşan Bal'ın okuduğu şiirin içeriğinden etkilenmeyecek kadar küçük olduğunu belirten uzmanlar, çocuğun yetişkinlerin karşısında bu şekilde sunulmasını eleştirerek, bu durumun çocuğun duygusal gelişimi açısından doğru olmadığına dikkat çekti. Prof. Dr. Bengi Semerci, "Bu çocuk bir ay boyunca bu şekilde gündemde kalmaya devam ederse, sağlıklı bir çocuk olamayacağını söylerim" dedi.

'Popülerlik uyum sorunu yaratabilir'

Ferahim Yeşilyurt (Psikolog): "Bir çocuğun bu şekilde ağır şiirleri okumasının ileride çok sorun teşkil edeceğini zannetmiyorum. Çünkü 4 yaşındaki bir çocuk somut işlerle uğraşır. Yani soyut kavramları çok net kavrayamazlar. Şehitlik bir mertebe ve soyut bir kavramdır. Dolayısıyla onun anladığı 'şehit' kelimesi ile bizim düşündüğümüz aynı anlamda değil. Öte yandan bu durum çocuğu çok hızlı bir şekilde popüler yapabilir, kızın popülerliği çok hızlı bir şekilde de ortadan kalkabilir. Bu da çocukta bir uyum sorunu ortaya çıkarabilir."

'Ses telleri zedelenir'

Prof. Dr. Serhan Öz (Kulak burun boğaz uzmanı): "Günlük yaşantısında ses tellerini yanlış kullanıyorsa, sürekli bağıra bağıra şiir okuyorsa bu ses tellerinde olumsuz etkiler yaratabilir. 4 yaşındaki bir çocukta sesi yanlış kullanıma bağlı olarak ileride nodül çıkabilir."

'Büyük bir insan bile bu yükü kaldıramaz'

Prof. Dr. Bengi Semerci (Psikiyatrist): "4 yaşındaki bir çocuğun okuduğu şiirin içeriği onu hiç bağlamaz. Çünkü o çocuk okuduğu şeylerin hiçbirini anlamaz. Bu konudaki en önemli durum, çocuk için önemli bir yük olması. Bunun bu kadar büyütülmesi, bu çocuğun bu şekilde sunulması, sonradan çocukta sıkıntı yaratır. Biz çocukları bir şekilde kullanıyoruz. Sonra bu çocukları unutuyoruz. Ama o çocuklar o dönem kendilerini çok önemli sanıyorlar. Yaptıklarıyla ilgi çekebildiklerini keşfediyorlar. Birdenbire bunları yapmaya devam etmelerine rağmen kimse onlarla ilgilenmez oluyor. Bu büyük bir insan için bile çok kaldırılamayacak bir şey. Bir de küçük bir çocuk olduğunu düşünün. Oyun oynaması gerektiği yaşta 'Hadi yavrum bir şiir oku' dendiğinde hayatının anlamının bu olduğunu düşünecek. Bu çocuk bir ay boyunca bu şekilde gündemde kalmaya devam ederse, sağlıklı bir çocuk olamayacağını söylerim."

'Çocuğa bu sorumluluğu yüklemek doğru değil'

Aynur Sayım (Çocuk psikoloğu): "Yetişkinlerin bulunduğu bir toplantıda çocuk kimliğinin dışında bir iş yapması duygusal gelişimi açısından doğru değil. Ona bir görev yüklenmiş. O sorumluluk ona ağır gelecektir. Ne yaptığını algılaması da çok mümkün değil. Orada ne amaçla bulunduğunu çok fazla kavrayamıyordur. Çocuğa böyle bir sorumluluğun yüklenmesi çok doğru değil. Bu şekilde ön plana çıkartılmaları çocukların egolarını destekleyebiliyor. Bu da bu yaşta doğru bir şey olmuyor. Çocuğun çok ön planda olması ve onaylanması çocuğun kişiliğini olumsuz etkileyebiliyor."



Melda Alantar (Pedagog): "4 yaşındaki bir çocuğun bu tarz şiirleri okumasının yanında televizyon kanallarına çıkartılarak gündemde olması sağlıklı değil. Çocuk günlük yaşantısını ve gelişmesini sürdürmeli. Bu kadar gündemde olmasını gereksiz buluyorum. Bu durum ileride çocukların kişisel gelişimlerinde sorunlar çıkartabilir. Çocuk etrafındaki kişilerin olayları yorumlaması şekliyle hareket ediyor. Muhtemelen anlatılan olaylar karşısında böyle bir tavır sergilemiş."

Milliyet
Burcum Devrez